Neden Singapur? Neden “Global Pro Bono Network”?
Geçtiğimiz hafta C@rma, Pro Bono ile ilgili en iyi uygulamaları paylaşmak için 27 ülkeden 35 kuruluşla bir araya geldi. Şili, Peru, ABD, Norveç, Suudi Arabistan, Fas, Çin ve Avusturalya gibi ülkelerden katılımcılarla buluştuk. Pro Bononun ne olduğunu, avantajlarını ve zorluklarını gerçekten bilen profesyonellerle birlikte olmak garip bir histi.
Global Pro Bono Network, BMW Foundation ve Taproot Foundation tarafından yürütülen bir girişim. Bana göre Taproot, Pro Bono’nun Google’ı gibi. Kurucusu olan Aaron Hurst, alışılmış hukuki kavramın ötesinde, profesyonellerin STK’ları desteklemek amacıyla becerilerini kullanması kavramını ortaya süren ilk kişiydi. Son 14 yılda, ABD’de 150 Milyon ABD Dolarına eşdeğer pro bono saat sağladılar. Gerçek bir örnek. BMW Vakfı ile beraber, bilgileri ve network ağları sayesinde yerel organizasyonlara destek vererek dünya çapında Pro Bono hareketine yön veriyorlar. Global Pro Bono network ağı, dünya çapında pro bono hareketini ileriye taşıyabilmek için en iyi öğretileri ve uygulamaları paylaşmak için ortak bir çaba göstererek aktif şekilde katılım sağlayan seçili bir grup pro bono sağlayıcıdan oluşmaktadır.
C@rma da geçen yıldan bu yana bu ağın bir parçasıdır. Bölgesel karakteristik özellikler sebebiyle hem Avrupa hem de Orta Doğu/Kuzey Afrika/Türkiye bölgesinin parçasıyız.
Zirvenin amacı en iyi uygulamaları paylaşmak, diğer pro bono organizasyonlardan veya mevcut kurumsal firmalardan öğrenmek (bu yıl GE, JP Morgan, P&G, Macquarie, GSK vs.) ve ilham almak. Hepimiz farklı çalışma şekillerine sahibiz ve farklı deneyimlerimiz var ancak hepimiz pro bononun bilinirliğinin artması ve kullanılması gibi ortak bir amaçla motive oluyoruz.
İlk gün, Solaris’de Autodesk ofislerinde ağırlandık. Sadece binanın kendisi bile spiral şekilde tasarlanmış teraslarıyla (bkz. resimler) ilham vericiydi.
Autodesk, “dünyayı değiştirme” çabalarıyla bize ilk ilham verenlerdendi. Pro Bononun nasıl geliştirilebileceği konusunu açıklayan kurumsal firmalarca takip ediliyorlardı: örneğin P&G ve Kar amacı gütmeyen Interbank yönetici programı vardı. Hindistan’da sınırlarını genişleten Belçika kökenli Toolbox foundation ile tanıştık. Onlar da C@rma ile benzer şekilde çalışıyorlar. Onlar hakkında yazılan bir röportajda şu kısmı çok sevdim; “Gönüllüler sadece STK’lara balıklama dalıp doğrudan problemlere odaklanarak ve çözüm getirmeye çalışarak yalnızca danışman rolü üstlenmemelidir. Bunun yerine bütün taraflar problemleri ele alıp çözüm önerisi sunarken konuşmalarında tevazu sahibi olmalıdır. Daha anlamlı görüşmeler elde etmek için Toolbox gönüllülere STK’larla konuşurken teknik jargon ve terminoloji bombardımanı yapmaktan kaçınmalarını öğütlüyor”.
Ayrıca Pro bono Lab ve Passerelles and Competences de hükümetle ilgili programları hakkında bilgiler verdi (“La France s’engage”).
Öğle saatlerinde geçen yıl verdiğimiz taahhütleri gözden geçirme fırsatı bulduk. Bu her zaman kolay değil… Geçen yılın konusu, daha geniş bir alana yayılmak ve pro bononun desteklenmesi sağlamak için hükümetle işbirliği yapma ihtiyacıydı. Geçen sene pek şanslı değildik, bu sene yine deneyip daha fazla belediye ile çalışacağız. Fikirleriniz olursa bize de iletin!
Akşam saatlerini Google’da geçirdik ve US point of light tarafından desteklenen bir girişim olan Billion + change hakkında bilgi aldık. “Değişime güç vermeleri” ve hatta pro bononun gücüne güç katmaları için şirketlere seslendiler. 500 şirkete (inanabiliyor musunuz, tam 500!) 2 milyar Dolarlık pro bono hizmeti vermeleri için ilham verdiler, bu gerçek bir taahhüt. Bu neredeyse 30 milyon saate eşdeğer hizmet anlamına geliyor. Türkiye’de bunun %10’una ulaşmak benim hayalim J Aynı gece Global Pro Bono network ağının logosunu da görmüş olduk. Teşekkürler Chris!
O gece, Pro Bono ile şirketlerde girişimciliği teşvik etme yolları hakkında Şili’den Jaime ile konuşma fırsatı buldum. Konsept neredeyse C@rma’nınkiyle aynı ancak onlarda kurumsal gönüllülerin kendi projelerini kendileri bulmaları gerekiyor ve tüm süreçte teşvik edilip mentorluk alıyorlar. Belki aynısını burada da uygulayabiliriz.
Bir sonraki gün, müthiş bir sosyal girişimciyi ziyaret etmek için sahadaydık: bettr barista. Kahveye olan ilginin arttığını fark ettiler ve bu yeni modanın getirdiği fırsatı değerlendirerek yoksul kadınları Barista olarak yetiştirdiler. Çalışma becerilerinin ötesine geçerek, kahve eğitimini hayat ve duygusal yönetim becerileri ve fiziksel eğitimlerle (yoga ve savunma) bir araya getirerek bütünsel bir yaklaşım izliyorlar. Ayrıca eğitimlerin sonrasında 1 yıl boyunca staj ve gerçek işlerinde de onları izlemeye devam ediyorlar. Bu finanse etmek için geleceğin Baristalarını para karşılığı da eğitiyor, kahve ve makinalar da satıyorlar (SCAE ve SCAA sertifikaları veriyorlar). Sosyal girişim açısından harika bir örnek.
Öğle vakti yaşadığımız zorluklar hakkında küçük gruplar halinde beyin fırtınası yaptık ve herkes istediği şekilde katılım sağladı. Hizmetlerimizi fiyatlama yolları, kurumsal firmaları global seviyede nasıl dahil edebileceğimizi, gönüllülere nasıl eğitim verilebileceği, sıfırdan nasıl başlanacağı gibi konuları konuştuk.
Gecenin en büyülü anı Pro Bono lab’den Antoine pro bono şarkısını söylediğinde gerçekleşti:
(...)
Şirketler sorumluluk aldığında,
etki & değişim mümkün olduğunda,
girişimciler daha büyük hayaller kurar,
sosyal liderler süper güçlere sahip olur”
Son gün, Pro bono programının matrisi üzerinde çalıştık (evet, bizim de en iyilerini bulmamız gerekiyor!) ve bir sonraki sene için taahhütlerde bulunduk. C@rma için bu, kurumsal yönetimimizi “personel” yapısı, yıllık raporlar, ofisler, kurul? Vs. ile iyileştirmek.
Ayrıca bölgesel seviyede ne yapabiliriz konusuna baktık. C@rma Orta Doğu/Kuzey Afrika/Türkiye bölgesinde. 23 Mayıs – 27 Mayıs arasındaki pro bono haftamıza bu bölgelerdeki ülkeleri davet ettik ve pro bono nedir konulu tam gün bir çalıştay için bu ülkelerden potansiyel kurumları da çağırdık. Bakalım…
Ayrıca Kasım ayında Paris’teki Avrupa zirvesi için de hazırlık yapıyoruz zira aynı zamanda Avrupa’nın da parçasıyız.
3 yoğun (ve uzun) gün geçirdik… Asıl can alıcı mesajlar bazen dünyanın her yerinden gelen arkadaşlarla gayri resmi muhabbet ederken edinilebiliyor. Kafamda pek çok fikir var… yeni projeler için beklemede kalın (parçası olmak isterseniz, bize haber verin, her zaman yeni insanlara ihtiyacımız var!)
Son olarak, Singapur merkezli Conjunct Consulting‘in başkanı Samantha Lee’nin sözlerini sizlere aktarmak istiyorum: “Eğer başarılı olursak; yenilikçi, etkin ve ileriye dönük bir sosyal sektör yaratırız. Bundan daha da önemlisi, başarılı olursak, elinden gelenin fazlasını yapmaya, elde etmek için çalışacakları hedeflerini bulmaya, becerilerini geliştirmeye ve olumlu bir sosyal etki yaratmak için kendini adamaya istekli bir nesil yaratacağız.”